ÇOCUK KİTAPLARI

 2,5 yaşındaki oğlum Uras Yaman’ın 1 yaşındayken onu benim kucağımdan koparıp zorla muayene etmek isteyen bir çocuk doktoru yüzünden sahip olduğu doktor korkusunu yenmesine yardımcı olabilmek için almıştım bu kitabı.

Kitabı her ikimiz de çok sevdik. Sadece doktor korkusunu yenmek değil çok farklı mesajlar da verdiği için öncelikle bu kitabı yazmak istedim.

Öncelikle Deniz bir kadın ve kitap Deniz’in oğlunu okula götürmesiyle başlıyor. 9 aydır çalışıyor olmama rağmen -normal olarak- beni işe göndermek istemeyen oğlum, sadece benim değil başka annelerin de işe gittiğini görmüş oluyor.

Kitabın geçtiği tıp merkezinde bekleyen hastalar farklı yaş, cinsiyet ve milletlerden.  Çalışanlardan birinin engelli, hemşirenin erkek ve siyahi oluşu da kitapta sevdiğim bir diğer şey. Farklılıkları hayatın olağan akışında gösteriyor.

Doktor ve hemşirenin hasta çocuklara yaklaşımı da yine kitapta oldukça sevecen ve anlayışlı.

Serinin diğer kitaplarından Öğretmen Meryem’i de almıştım kreşe başlama döneminde işimize yarayacağını düşünerek. Onu da okuyoruz ama bu kitap kadar çok eline alıp gelmiyor yanıma. Ayrıca serinin diğer kitapları çiftçi, aşçı, itfaiyeci ve veterinerlik meslekleri ile ilgili. Çocuğunuzun ve sizin de -ben bazılarını bayılarak okuyorum- ilginizi çekecektir.

Kitap Mikado Çocuk Yayınlarından. Yazarı Felicity Brooks.

Kitaptaki tıbbi bilgiler için tıp danışmanlarından yararlanılmış.

Kitabın sonunda tıbbi terimler için bir sözlük, ayrıca sağlığınızı korumanın yolları başlığıyla da Doktor Deniz’den tavsiyeler var.

Biz okurken çok keyif alıyoruz; umarım siz de beğenirsiniz.

NAZLI TANTOĞLU

Dün Maria Montessori’den bahsetmiştim. Döneminde Roma Tıp Fakültesinden mezun olan ilk kadındı o. Kadın veya erkek hayallerimiz, hedeflerimiz var. Bazen içinizde bu hedeflere ulaşabilecek kapasite ve enerji de varken çevre baskısı ve ön yargıların kurbanı olabiliyorsunuz. Karşınıza kendinizi göstermek, hayallerinize yaklaşmak için bir fırsat çıktığında ise yeterince cesur olup bu şansı kaçırmazsanız tüm ön yargıları yıkabilirsiniz.

“Köpekler Bale Yapmaz” işte bunu anlatıyor. Sahibi bale dersine giderken onunla gitmek, tütü giymek ve dans etmek isteyen ıslak burunlu kuyruklu birinin hikayesi bu.  Aslında bir çocuk kitabı olsa da çok derin mesajlar veriyor hem de mesaj kaygısı ile sizi boğmadan. Sıcacık bir hikaye, harika çizimlerle birleşmiş.

Özellikle kızım konuşmaya başladıktan sonra kitaplar bambaşka bir anlam kazandı bizim için. Çünkü artık resimlere bakarak hikayeyi kendi anladığı şekilde anlatıyor. Bu kitabın da farklı farklı birçok versiyonunu anlatıyor bana. Çocukların tam olarak anlayabilmeleri için sanırım 3 yaş ve üzerine uygun olur ama biz 1 yaşından beri çok severek okuyoruz. Ben resimli ve az yazılı kitaplarda bu yaş kısıtlarına çok takılmıyorum. Okuyup beğendiysem ve çocuklar için benim anlayışıma uygun olmayan ögeler içermiyorsa alıyorum. Pearson Yayınlarından çıkmış her eve lazım bir kitap. Keyifli okumalar…

BURCU ERTÜRK TEKE

Ben yağmurlu günleri hep çok sevmişimdir. Çocukken de böyle günlerde camın kenarına oturup buhar yapmayı, yağmur damlalarını izlemeyi, kafamı camdan çıkarıp ıslanmayı, kendi kendime hayali oyunlar oynamayı ve kitap okumayı çok severdim. Kitaplarımı okurken hep kendimi kitabın içinde hayal eder, baş karakterin gittiği yerlere gider, yaptıklarını yapardım. Hala okurken hep başka diyarlara giderim. Tıpkı baş rolünde oynadığım bir filmi izler gibi…

Oyun ve hayal gücünden bahsederken de bu kitaptan bahsetmeden olmazdı. Feridun Oral’ın kitaplarını zaten çok seviyoruz kızımla. Ama bu kitap gerçekten bir harika. Yağmurlu bir günde sokağa çıkamayan Cem odasında hayali bir oyuna dalıyor. Bu oyunda arılarla çiçeklere konuyor, tilkilerle saklambaç oynuyor, ayılarla ağaçlara tırmanıyor… Biz uzun süre gece uykusu rutinimizde kullandık bu kitabı. Çünkü kitabın sonunda çok tatlı bir kedi ile fare sarılıp uykuya dalıyorlar. Kızım da onları görünce bana sarılıp uyumak isterdi.

Çocukların dünyasını ve hayal güçlerinin ulaşabileceği sınırları harika çizimler ve detaylarla ortaya koymuş Feridun Oral. Yapıkredi Yayınları’ndan çıkan bu kitap mutlaka kütüphanenizde olmalı. Bence yaş sınırı yok. Her yaşta zevkle okunabilir.

“Gece Maymunu Gündüz Maymunu” da bu anlamda çok sevdiğim ve bana da çok şey katan bir kitap. Gece ile gündüzün farklı yönlerini ve gecesi gündüz, gündüzü gece olan hayvanları anlatıyor. Benim aklıma da gecesi gündüzü birbirine karışmış hayatları getirdi bu kitap. Vardiyalı çalışan işçileri, sabaha karşı ekmek yapmaya kalkan fırıncıyı, herkes uyurken dükkanını temizleyen esnafı, yavrusu hasta olup başında nöbet tutan anneyi, gece nöbetindeki hemşireleri doktorları ve daha nicelerini… Gecesi gündüz gündüzü gece olan kalplerin hepsine selam olsun ? “Gece Maymunu Gündüz Maymunu – 1001 Çiçek Yayınlarından, yazarı Julia Donaldson.

İkinci önerim “Ama Bu Balığın Parmakları Var” kitabı. Farklıyız ve farklılıklarımız bizi özel kılar. Bazılarımız göz önünde ilgi odağı olmayı severiz ve bizden daha ilginç biri gelip de dikkatleri üzerine toplayınca da o kişiye karşı öfke besleyebiliriz. Bu duygular normaldir. Ancak bu kitapta görüyoruz ki hepimiz beraber varolabiliriz. Birimiz diğerinin ışığını söndürmek zorunda değil. Dostluk her zaman kazanır. Çok güzel mesajları olan sıcacık bir hikaye. Özellikle resimler harika. Pearson Yayınlarından çıkan kitabın yazarı Sue Hendra. Bu kitabı da kızım 4-5 aylıkken almıştım. Görseller çok ilgi çekici olduğu için o zamandan beri severek okuyoruz.